HOŞ GELDİNİZ

FİKRET ÇAĞLAYAN
BAŞARI STRATEJİLERİ
KALİTE GURULARI
SENDİKAMIZ
TAKIM RUHU
İŞLETME-YÖNETİM
KRİZ YÖNETİMİ
İ.S.İ.G.
İZ BIRAKANLAR
HALKLA İLİŞKİLER
ERGONOMİ
ALIŞKANLIKLAR
ETKİLİ İNSAN OLMAK
ÖYKÜLER
BİLGİ ÇAĞI
KİTAP KÖŞESİ
ÇEVRE
YÖNETİM BİLİMİ
VERİMLİLİK
PERFORMANS
TOPLAM KALİTE
ZAMAN YÖNETİMİ
BİLGİ TOPLUMU
İLETİŞİM
DAHA İYİ YAŞAM
GÜZEL SÖZLER
SEKRETERLİK
KATİL YÖNETİCİLER
İŞ YAŞAMI
LİDERLİK
LİDERLİK YASASI
PROBLEMLER
BEYİN FIRTINASI
BİZ KÜLTÜRÜ
DEĞİŞİM
METOD
KİŞİSEL GELİŞİM
DEPREM KÖŞESİ
ERDEMİR
ÇALIŞMA HAYATI
YENİ EKONOMİ
VİZYON
ATATÜRK KÖŞESİ
İNSAN KAYNAKLARI
BİLGİ YÖNETİMİ
MOTİVASYON
STRATEJİK YÖNETİM
LİNKLER
KAYIP İLANI
ÜNİTEMİZ
İNSAN İLİŞKİLERİ
YETKİ DEVRİ
EĞİTİM-BİLİM

Ana sayfa

“V”UÇUŞU
(TAKIM ÇALIŞMASI VE YETKİ DEVRİ)

Göç eden kazları hiç izlediniz mi? “V” şeklinde bir formasyonda uçtuklarını farketmişsinizdir.
Kazlar, her yıl göç mevsiminde kuzey-güney hattında yolculuğa çıktıklarında havada süzülürken takım olarak "V"şeklinde bir formasyonda uçarlar.
Bilim adamları araştırmış, “Bu kazlar neden “V” şeklinde bir grup halinde uçarlar” diye...
Sonuçta, kazların hiç de “kaz kafalı” olmadıkları ortaya çıkmış. Bilim adamlarının araştırmalarına göre kazların takım halinde gerçekleştirdikleri bu" V" uçuşlarından insanoğlunun da ders alacağı çok noktalar mevcut...
Yapılan araştırmalara göre,uçan her kuş, kanat çırpma esnasında arkasındaki kuş için onu kaldıran bir hava akımı meydana getiriyor.
"V" şeklindeki formasyonla uçan kaz grubu, kanat çırpışları sırasında oluşturdukları hava akımından meydana gelen kolaylık sayesinde uçuş menzillerini yüzde 71 gibi oldukça büyük bir oranda uzatıyorlar. Yani, tek başına gidebilecekleri maksimum yolu takım halinde neredeyse ikiye katlıyorlar.
BURADAN BİZE ÇIKAN DERS :
BELLİ HEDEFLERİ OLAN VE BU HEDEFLERE ULAŞMAK İÇİN BİR ARAYA GELEN TAKIM RUHUNA SAHİP İNSANLAR, HEDEFLERİNE DAHA KOLAY VE ÇABUK ERİŞİRLER. ÇÜNKÜ BİR TAKIM OLMANIN ÇEKİMİNİ, MOTİVASYONUNU KULLANIRLAR.
* * * * * * * * *
Yine araştırmalara göre bir kaz ,"V"grubundan çıktığı anda uçmakta güçlük çekiyor çünkü
kaldıraçlı hava akımının dışında kalmış oluyor. Bunun sonucu olarak da hemen formasyona geri
dönüyor ve “V” nin takım gücünü tekrar yakalıyor .
BURADAN BİZE ÇIKAN DERS :
HER ŞEYİN İYİCE KOMPLEKSLEŞTİĞİ VE KOLEKTİF ŞUURUN BÜYÜK İŞLERDE OLMAZSA OLMAZ BİR ŞART HALİNE GELDİĞİ ÇAĞIMIZDA, İNSANLAR HEDEFLERİNE
( DEHA ÇAPINDA DA OLSA ) FERDİ GAYRETLERLE DEĞİL, BİLGİ, DENEYİM VE GAYE BİRLİĞİNİN BİR ARAYA GELDİĞİ TAKIM RUHUNUN GÜCÜYLE ULAŞABİLİRLER.
* * * * * * *
Göç uçuşu sırasında başta giden “V” lideri kaz yorulduğunda en arkaya geçiyor ve hemen arkasındaki kaz lider konumuna geçiyor. Kazlar bu değişikliği sürekli yapıyorlar.
BURADAN BİZE ÇIKAN DERS :
KAFAMIZ KAZ KADAR ÇALIŞIYORSA, LİDERLİĞİ PAYLAŞMAK VE ZOR İŞİ ROTASYONLU YAPMAK, TAKIM RUHUNUN GETİRDİĞİ HİYERARŞİK DAYANIŞMA, YETKİ DEVRİ’Nİ SÜREKLİ KILMAK GEREKİR.
* * * * * * *
Bu kuşların gözlemlerinden alınan verilere göre, formasyondaki bir kuş hastalandığında veya bir avcı
tarafından vurulup uçamayacak hale geldiğinde, düşen kuşa yardım etmek üzere formasyondan iki kaz ayrılır
ve korumak üzere yanına giderler ve arkadaşları uçabilene kadar - veya ölümüne kadar - onunla beraber kalırlar. Takım arkadaşlarına karşı görevleri bittikten sonra diğer bir kaz grubunun “V” formasyonuna katılıp kendi gruplarına ulaşıncaya kadar beraber uçarlar.
BURADAN BİZE ÇIKAN DERS :
İŞLER ZORLAŞTIĞINDA VEYA BİR PROBLEM YAŞANDIĞINDA KENETLENMEK, DAYANIŞMA İÇİNDE OLMAK VE SADAKAT GEREKİR.
“V” Formasyonunda uçunca önde kimse olmuyor ve karşısındakine “kaz kafalı” diyen biri, kazları pek tanımıyor demektir.
Anlayana!

* * * * * * * * * * * *
“BÜYÜK İŞLER, MÜHİM TEŞEBBÜSLER ANCAK BERABER ÇALIŞMA İLE MÜMKÜN OLABİLİR”
Mustafa Kemal Atatürk
* * * * * * * * * * * * *


















TAKIM OLMA BECERİSİNİ KAZANMAK

Bir otobüs durağında bekleyenlerin ortak noktalarını bulmaya çalıştığınızda, çok zorlanmadan küçük bir liste hazırlayabilirsiniz. Çoğunluğu ayakta durmaktadır. Genellikle yüzler otobüsün geleceği yöne çevrilmiş, gözlerde bekleneni “mümkün olan en uzak mesafeden” yakalayabilmek için hedefe kilitlenmiştir. Aralarında, otobüsün bir an önce gelmesini sağlamak için, “toplum yararını, kendi sağlığı pahasına öne çıkartarak” sigara yakmaya yeltenenler bile vardır. Hemen herkesin biletleri ya da abonman kartları bulunmaktadır. Koltuk altına sıkıştırılmış gazeteler; bazı gençlerde, “walkman “ eşliğinde gerçekleştirilen tempolu bir salınım hareketi... Bekleyenler, genellikle birbirinden uzak durmuşlardır; en azından çok yakın oldukları söylenebilir. Ve kural olarak, ancak “acımasız bir yağmur,” onları “aynı çatı altında” toplamayı başarır.
Bu insanların çoğu, ( işe geliş ve gidiş saatlerinin yarattığı müdavimler hariç ) birbirlerini bir daha hiç görmezler. Farklı yönlerden gelerek toplanmış bu yolcular, durakta farklı sürelerde bekleyecek, hepsi farklı yönlere giden otobüslere binecekler ve tek başlarına ya da küçük gruplar halinde farklı duraklarda ineceklerdir. Yolun karşı tarafında durakta bekleyenler de aynı durumdadır. “Sosyolojik anlamda “ bu insanlar, tesadüfen oluşan ve tesadüfen dağılan bir topluluğun üyesidirler.
Takımlar, organizasyonun temel taşlarıdır. Sorunlara bireylerden daha etkin ve kalıcı çözümler bulabilirler. Çünkü takımda, “mutluluk ve mutsuzluğu “ paylaşma fikri çoktan filizlenmiş, hatta boy atmıştır. Takım, önceden belirlenmiş ortak amaçlar doğrultusunda ve eşgüdüm içinde çalışır; birlikte adım atmak, “gelenektir.” Birlikte çalışanlar, karşılıklı olarak bağımlı olduklarını bilirler. Çünkü, birbirlerinin beceri, deneyim ve katkılarına ihtiyaç duyarlar. Takım olma becerisini kazanabilmiş topluluklar, “beraberce üretmenin, tek başına çalışmaktan yararlı olduğunu” anlamışlardır. Bu özgün ayrıntı, takımı diğer gruplardan ayıran en önemli farklardan biridir. “ Zamansızlık, organizasyonel ortamın yarattığı olumsuz iklim ve bilgi eksikliği “ takım düşüncesine ulaşmak yönündeki yaklaşımları engelleyen unsurlar arasında sayılıyorsa da, “ etkili bir takımın kazandırdıklarına”sadece göz atmak bile, bizi hemen “ bu engellerin mutlaka ve zorlanarak aşılması gerektiği” sonuca götürür. Zira, “amaçlar ve hedeflerin net olarak ortaya konulmuş ve takım üyeleri tarafından açıkça anlaşılmış olması,” olası çatışmaların yapıcı yaklaşımlara çözülmesi,” “kişilerin becerilerin etkin bir biçimde kullanabilmesi,” “iletişimin açık ve katılımcı bir tarzda kurgulanması, olup bitenden herkesin haberdar edilmesi,” “takım oyuncularının akışa ve süreçlere destek vermesi,” “yerleşik problem çözme ve karar alma yöntemleri bulunması,” “deneysellik ve yaratıcılığın açıkça desteklenmesi,” “kişilerin takım içinde rol ve sorumlulukları ile otorite sınırlarını bilmesi,” “takım olma becerisini kazanmış” toplulukların “asgari müşterek”leridir. Bu “farkı yakalamış” aileler mutludur... Futbol takımları kazanmakta, şirketler giderek artan bir verimle çalışmaktadırlar. Bu “beceriyi kullanabilen” ulusların başı hala diktir; ülkelerin ise tertemiz olur sokakları...
Her şey bir yana,sıradan topluluklara “takım olma becerisini” kazandıran esas unsur, “öncelikle” bireylerin “etkin ve katılımcı” olma heyecanıdır. Dünyalı olmaktan evrensele uzanan çizgi üzerinde, varolma sebebine ışık tutan asıl önemsenmesi gereken renk, işte bu heyecandır. Bu heyecan, “yaşarken sadece gözlemci olmayı ve olup biteni uzaktan izlemeyi” reddeder. Aksine, “oyuncu olmaya ve evrende fark yaratmaya adanmış bir hayatı” tanımlar.

KAYNAKÇA : Nihat DEMİRKOL 1982 yılında Ankara Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi “İktisat ve Maliye Bölümünden mezun oldu. Bir süre İdari Yargı da hakimlik yaptıktan sonra, İber Otel International – Sarıgerme Parkta Personel müdürü ve Genel Sekreter, Aba Group International da İnsan Kaynakları Koordinatörü ve Genel Sekreter olarak görev aldı. Duru Group ta İnsan kaynaklarından sorumlu Genel Müdür Yardımcısı ünvanıyla PHOENIX – değişim projesini yönetti. Son olarak Prometheus ta Ege Bölge Müdürü ve Genel Müdür Yardımcılığı görevlerini yürüttü. İnsan Kaynakları Yönetimi konusunda katılımcı ve yönetmen olarak, yurtiçi ve yurtdışında çok sayıda seminer ve toplantılara katıldı, konferanslar verdi. Çeşitli gazete ve dergilerde köşe yazarları yazan DEMİRKOL, halen alanında TV programları hazırlayıp sunmakta, şirketlere İnsan Kaynakları, proje ve eğitim danışmanlığı hizmet vermektedir.










TAKIM RUHU

TAKIM RUHU
SİZ BİR TAKIMIN PARÇASI OLABİLİR MİSİNİZ?

"Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için..." İş hayatında imkansız gibi görünsede tek başına başa çıkamadığımız değişimlere karşı bilgi, beceri ve birikimlerin paylaşıldıkça çoğaldığı günümüzde, birçok lider ve üst düzey yönetici organizasyon içerisinde ve iş ortamında başarıya giden yolun işbirliği ve dayanışmadan geçtiğinin farkına varmaktadır. Bir takımın ortaya çıkardığı çalışmalar, tek başına oluşturulanlardan daha etkili ve hızlı sonuç vermektedir. Ama bu demek değildir ki, performansı yüksek birçok bireyi biraraya getirdiğinizde otomatik olarak verimliliği de arttırırsınız. Takım çalışmasını verimli hale dönüştürebilmek için, takım üyelerinin o takımda hangi parçayı oluşturacağını önceden belirlemek gerekmektedir. Takımın amacına ulaşabilmesi için oluşturulacak olan ekibin enerjisi, problem çözmeye, görevlerini en etkili biçimde yerine getirmeye ve takım üyelerinin kaynaklarını maksimum düzeyde kullanmalarını sağlamaya ihtiyacı vardır.
Bir takım oluşturmak, takım üyelerinin katkıda bulunmaları ve birarada çalışmalarını sağlayarak, onları teşvik edecek bir ortam yaratmak adına harcanan zaman ve efordur. Ancak şartlar uygun olduğunda etkin bir takım biraraya getirilebilir ve en iyi şekilde oluşması sağlanabilir. Etkin bir takım oluşturabilmek için gerekli şartlar şunlardır;
 Takım üyeleri arasında sıkı bir bağ kurmak: Takımda istenilen hedeflere ulaşabilmek için, takım üyelerinin her birinin çalışılan önemli projelerin sorumluluğunu üstlenmesi ve takım çalışması halinde işi yürütebilmek için birbirlerine sıkı bir şekilde bağlı olmaları gerekmektedir.
 Takım liderinin insan ilişkilerinde iyi olması ve takım ruhunu geliştirebilmesi: Takım liderinin takımı harekete geçirecek, geliştirebilecek yapıya sahip, zaman ve takım oluşturma aşamasında etkili olabilecek, sorumluluk alma konusunda istekli, başarma arzusu ve gereksinimi olmalıdır.
 Takım üyelerinin her birinin katkısı olmalıdır: Takım üyeleri bilgi alışverişine, deneyimleriyle katkıda bulunmaya, becerilerini iş üzerinde kullanmaya yatkın, takımın amaçlarına yönelik yeterli bilgi ve donanıma sahip kişilerden oluşmalıdır.
 İletişim açısından rahat bir ortam yaratmak: Takım atmosferinin karşılıklı iletişimde birbirlerine açık ve direkt olarak sorunları dile getirebilen yapıda yaratılması, takım ortamının daha samimi, tartışmaya açık ve anlayışlı olmasını sağlar. Bu nedenle takım üyeleri arasında iletişimin rahat olması gerekmektedir.
 Takım üyeleri arasında ortak bir güven oluşturmak: Takımdaki tüm üyeler takım arkadaşlarının bilgi, beceri ve deneyimlerine inanmalı, takımın kendi arasında bu konuda güven ve dayanışma sağlanmalıdır.
 Takım olarak risk almak: Takım üyelerinin risk almaya hazır olması, bu yöndeki olasılıkları gözden geçirmesi, risklere karşı yeteneklerini ve bilgilerini sürekli geliştirmeleri gerekmektedir.
 Anlaşılır hedefler belirlemek: Takım, hedeflerini belirlerken bu hedeflerin anlaşılır, esnek ve en önemlisi ulaşılabilir hedefler olmasına dikkat etmelidir. Belirlenen hedefler fikir olarak cazip olabilir ancak uygulanabilir olup olmaması daha önemlidir.
 Takım üyelerinin rollerini tanımlamak: Her bir üyenin sorumluluklarının ve takım üyesinin her birinin takımın hangi parçası olacağının belirlenmesi, çıkabilecek problemlerin çözülmesini, karşılıklı iletişimi ve kişilerin birbirlerine destek vermelerini sağlamanın en iyi yoludur.
 Takım çalışmalarını incelemek: Takım üyeleri kişisel önyargılarını kullanmadan takım çalışmalarını gözden geçirebilmeli, herhangi bir bireysel hata veya eksiklik varsa buna müdahale edilmelidir.
 Yeni fikirler üreten bir yapıya sahip olmak: Takımın yeni fikirler üretebilen kapasitede kişilerden oluşması, değişikliklere ve yeniliklere daha çabuk ayak uydurulmasını sağlar. Bu nedenle kişiler takım içerisinden çıkan yeni fikirlere, buluşlara destek vererek, risk almalı ve ödüllendirilmelidir.
 Takımın gündemini etkilemek: Takımın her üyesi, takımın gündemini belirlemede etkili olabilmelidir. Güven ve eşit etkileşim üzerine kurulu olan takım, gündemini belirlenmede kolaylık sağlamalı, açık ve dürüst bir şekilde etkili olmalıdır.
Bir takımı oluşturmak, takım üyeleri ortak oranda görevlerine önem veriyorsa, bir arada çalışmaya yatkın kişilerse daha kolaydır. Takımı biraraya getirmek ve ortamı yaratmak daha az zaman alır. Bu da yeni programlar oluşturmalarına, projeleri zamanında tamamlamalarına, problemleri çözmelerine yardımcı olur. Teknik bilgi ve becerilerini bu yönde kullanmalarını sağlar. Takım oluşturma sürecinde, takım üyeleri biraraya geldikten sonra koordinasyonu ve verimliliği arttıracak projenin ana hatlarını belirlerler. Bu süreçte takım üyelerini, çelişkileri yönetmeye, grup performansını değerlendirmeye, geribildirim ve destek vermeye, risk almaya, takım ve organizasyona katkıya teşvik edilmelidir. Tüm bunlar takımın sürekliliğini ve etkinliğini sağlamak için yapılmalıdır.
Bunun yanı sıra, her takımın kendine ait normları ve belli standartları vardır. Bu normlar karar almadan ödüllendirmeye, amaçlar doğrultusunda daha hızlı ilerlemek adına takıma yardımcı olmaktadır. Takımın oluşturduğu bazı normlar şunlardır;
 Takım üyeleri katkılarını değerlendirmeden önce varsayımları gözden geçirir. Bu takım üyesinin takımın amaçlarını doğru şekilde anlamasını sağlar.
 Her takım üyesi kendi adına konuştuğu gibi, diğerlerinin de kendi adına konuşmasına izin verir.
 Eğer grup halinde gerektiği gibi çalışılmıyorsa, bunun nedenini anlamak için her üye zaman ayırır, nedeni ortadan kaldırmak için birbirlerine yardımcı olur.
 Çelişkiler yok edilemese de olumlu hale dönüştürülür ya da çelişki ve karmaşıklık yönetilmeye çalışılır.
Organizasyon ve takım arasında iletişim sağlanır, çalışmalar beraberce incelenir, yorumlanır






EKİP RUHU GELDİYSEN ÜÇ KERE MASAYA VUR


Organizasyonlarda ekip ruhunu ortaya çıkarmak çok zor olduğu için bu başlık sanırım çok uygun oldu. Ekip ruhu olabilmesi için doğal olarak bir ekip olması gerekiyor. Simdi bu ekip neyin nesiymiş bir bakalım.
Ortak bir amaç için ortak çalışma içinde olan en az iki kişiden oluşan gruptur. Bu cümlede en önemli bölümler "ortak amaç" ve "ortak çalışma" dır.
Ekibin varolabilmesi için ekibin misyonunun, ekip üyelerinin ortak amacı olması gerekir. Örneğin çevre sorunları ile ilgili bir ekipte kişilerin ortak amacı toplumda çevre kirliliği konusunda bilinci arttırmak ve harekete geçilmesi için çalışmaktır. Bu ekip üyelerinden birinin gerçek amacı, kendisine çevre kazanmak, ünlü olmak ise, bu kişi giderek ekipteki ortak çalışmadan kopacak ve kendi amacı için ekip amacı ile çelişen bazı faaliyetlerde bulunacaktır.
Bir diğer önemli bölüm ise "ortak çalışma" dır demiştik. Bunun anlamı çalışmanın ortak kabul görmüş belli bir plan ve program dahilinde yapılmasıdır. Bu konuyu biraz daha açalım.
1- Ekibin bir amaca ulaşmak için kullanılması gereken araçlar, nelerin yapılmasının mübah olduğu konusunda bazı prensipleri vardır. Ekibe zarar verilmemesi için hangi işin nasıl yapılacağı ve nasıl yapılmayacağı konusundaki kurallara uyulması gerekir.
2- Zaman kaybını en aza indirgemek için ekipte bazı kimlerin hangi işi yapacağı belirlenmiş olmalıdır.
3- Ekip üyelerinin birbirinden haberdar olması için bazı sistemler kurulmuş olmalıdır. Periyodik toplantı saatleri gibi.
"Ortak Amaç" ın korunması ve bu amaçtan uzaklaşmanın önlenmesi ile " ortak çalışma" konusundaki kuralların uygulanması için bir üst makama ihtiyaç vardır. Genellikle bu üst makam "Lider" olarak tanımlanır. Ekibin lideri "ortak amaç" ve "ortak çalışma"nın sağlanmasından sorumludur. Eğer bunu sağlayamıyorsa, bazı şeyleri yanlış yapıyordur ki bu da liderin hatalı olduğunu gösterir. Zaman zaman ekip üyeleri liderin talimatlarına uymamakta ısrar ederler. Bu yine gerekli önlemleri almayan liderin suçudur.
Lider, ekibi temsil eden kişi de olduğu için birçok avantaja sahiptir ve birçok yetkisi vardır. Bu yüzden ayni zamanda birçok sorumluluğa da sahiptir. Simdi liderin özelliklerine bir bakalım.
 1- Lider ekibin çoğunluğunca kabul edilmiş olmalıdır.
 2- Lider ekibin amacına ulaşması için yapılacak tüm işler konusunda genel bilgiye sahip olmalıdır.
 3- Lider ekibin ortak amacına bağlılık konusunda tüm ekip üyelerine örnek olmalıdır.
 4- Lider kurallara uyulmasını sağlamada ve gerekli yaptırımlara başvurmada tüm ekip üyelerine aynı uzaklıkta olmalıdır.
Liderin, ekip üyelerince kabul edilmesi üç şekilde olur.
 1- Gönüllü kabul ki bu durumda lider, karizmatik liderdir.
 2- Baskı yoluyla kabul ki bu lider, bir diktatördür.
 3- Baskı olmaksızın mevcut durumu kabul ki bu da tayin edilmiş liderlerde geçerlidir.
Gördüğünüz gibi bu ekip ruhunun gelmesi çok zor. Liderin bu konuda yapması gereken çok şey olduğunu belirttik. Liderin bunu başarmak için uygulaması için gereken yöntem konusunda söylenecek bir çok şey var.
Besim ÇALISKAN – 8 Aralık 1997